En Güncel Film Önerileri

Eiichiro Oda Yorumu

  • 02 Aralık 2020
Eiichiro Oda Yorumu

Bu yazımızda One Piece evreninde bu güne kadar açıklanan ırklara ve Eiichiro Oda’nın ilham aldığı noktalara ve bu ilhamları nasıl değerlendirdiğine göz atacağız. One Piece evreninde gördüğümüz ırklar, yaşam alanları, masalsı yapılar biz hep bir yerlerden tanıdık geliyor fakat hiç bu şekilde görmemiştik hepsi değiştirilmiş üstüne eklenilip değiştirilmiş veya amaçları farklılaştırılmış. Oda akıllara kazınmış herkesin bildiği şeyleri değiştirmekten keyif alıyor bununla beraber daha önce çokça eserde yer bulan şeyleri farklı bir şekilde kullanıyor. Hadi gelin bu herkesin kitaplardan, masallardan veya sinemadan bildiği Irk ve ütopyalara Eiichiro Oda Yorumu adı altında göz atalım.

 

Eiichiro Oda Yorumu

One Piece harita

1- One piece Dünyası

 

One Piece dünyası korsanlar ve onların maceralarından oluşuyor. Bu dünya bildiğimiz gerçek dünya haritasından oluşmuyor. Bizim dünyamıza benzer bir dünya oluşturulmuş fakat coğrafyası yeniden yapılandırılmış. Yazar kendi dünyasından uzaklaşmış, olan bir şeyi kullanmamış. Çoğu kurgu hikayelerde dünya farklılaştırılır ama dünyanın yukarılardan görünümü veya coğrafi özellikleri hep aynıdır, bu yönden pek üzerine çalışılmaz.

 

2- Gökyüzü Adası (Skypiea)

Skypiea

Skypiea

Havada süzülen bir yaşam alanını çoğu kurgusal hikayede gördük ama Skypiea’da önemli farklılıklar var. Skypiea yeryüzünden 10bin metre yüksekte, bulutların üzerinde bulunuyor. Bulut topluluklarının üzerinde bulunan gökyüzü adası diyebileceğimiz yapılarda toprak bulunmuyor. Yeryüzünden farklı bir bitki örtüsüne ve zemine sahip kendi ekosistemi bulunan bir yaşam alanı. Bu gökyüzü adasının kendi denizi mevcut bulutların içerisinde kendi denizi bulunuyor ve bu denizin için de kendine has deniz canlıları yaşıyor. Skypiea’da yaşayan insanların çoğunluğunun sırtında kanatları mevcut ama bu kanatlar onların uçmasını sağlamıyor aslında sadece estetik bir eşya bile olabilir ne işe yaradığını pek görmedik, tavuk gibi düşünebiliriz bulundukları yüksekliğe göre bir süre süzülebilirler ama uçamazlar. Bu insanlar ulaşımı kolaylaştırmak için bulutların üzerinde kayan kaykaylar kullanıyorlar ve bulutların üzerinde sörf yapıyorlar.

Burada bulunan insanlar yeryüzüne hiç gitmemiş ama oradaki tehlikelerden haberdarlar. Buraya yüzlerce yıl kimsenin ayak basmadığı zamanlar oluyor ve yeryüzünden birisi bu gökyüzü adasına ayak basarsa onu hoş karşılamazlar. Burada ki insanların yaşam biçimleri ve kültürleri yerli kabilelere benziyor aslında kızıl derililerden pek bir farkları yok desek uygun olur. Burada hepimizin bildiği gökyüzüne uzanan fasulye hikayesindeki sihirli fasulyeye benzer bir bitki bulunuyor. Bu bitki sihirli fasulyeden farklı olarak yer yüzünden Skypiea’ya ulaşmak yerine Skypiea’nın kendi içinde bir noktadan bir noktaya uzanıyor. Geçmişte Skypiea’nın altında bulunan Jaya adası bir kafatası biçimindeydi ancak yer altı patlamaları sebebiyle Skypiea’ya yükselen Jaya adası gökyüzündeki tek toprak tabakasını oluşturuyor. Jaya’nın gökyüzüne yükselen yarısında yeryüzü bitkileri bütünlüğünü hala koruyor. Skypie 10bin metre yükseklikte ve güneş doğru açıdan vurursa gölgeleri yeryüzüne devasa boyutlarda ulaşır. Gökyüzü adasına inanmayan ve gölgelerin arkasındaki sırrı bilmeyen yeryüzü sakinleri bu gölgeleri gerçek canlılar sanıp korkudan intihar bile ediyorlar.

 

3- Balık Adam Adası ( Fishman island)

Fishman İsland

Fishman İsland

Gördüğümüzde burası Atlantis diyeceğimiz bölge. Atlantis dediğimizde aklımıza su içinde muazzam güzellikleri olan bir yaşam alanı ve beraberinde deniz kızları geliyor. One Piece’in Atlantis inde elbette ki farklılıklar bulunuyor. Burada insanlar yaşamıyor insan ve balık cinsi karşımı varlıklar yaşıyor. Bazılarının ahtapot gibi sekiz kolu varken bazılarının ise kocaman köpek balığı dişli ağızları bazılarının ise kurbağa vücutlu bir insan olduğunu görüyoruz. Gözlerimiz kusursuz güzellikleri bulunan deniz kızlarını arıyor fakat deniz kızı görebilme ihtimaliniz oldukça düşük. Buradaki insanlar One Piece evrenindeki diğer ülkelerin aksine daha yüksek teknoloji kullanıyor diyebiliriz. Balık insanlar hem karada hem suda istedikleri bulunabilirler.

 

4- Zou

Zou - Mink

Zou – Mink – Eiichiro Oda Yorumu

Genellikle film veya animasyonlarda gördüğümüz devasa boyutlardaki bir kaplumbağanın sırtına kurulmuş bir ada veya şehir. One Piece’te kaplumbağa yerine bir filin üzerine kurulmuş olan bu adanın sakinleri ise hayvan ve insan karışımı bir ırktan oluşuyor. Bu ırka Mink kabilesi deniyor. Zou halkı için örnek vermek gerekirse vücutları genel olarak insan vücudu şeklinde ama hangi havan türü ise ona göre tüyleri, dişleri, kuyrukları gibi hepsinin ayrı ayrı hayvani özellikleri var. Zou halkındaki yarı insanlar genellikle memeli hayvanlardan oluşuyor. Zou halkı güçlerini hayvani taraflarından alsalar da asıl güç kaynakları dolunay. Dolunay olan gecelerde vücutları elektrikle dolup taşıyorlar ve çok hızlı ve çok güçlü varlıklara dönüşüyorlar. Kurt adamlardan bildiğimiz bu dolunay muhabbeti One Piece’te Zou halkı için geçerli.

Zou adasını sırtında taşıyan fil ise belirli aralıklarla deniz suyunu hortumu ile kendisini yıkıyor. Bu zamanlarda Zou’da sel kaçınılmaz. Zou’yu ilk görenler onu bir heykel sanıyor ancak fil yüzlerce yıldır yaşayan çok yaşlı bir fil olduğundan çok ağır hareket ediyor. Mink kabilesinin iki lideri var birisi kedi diğeri ise köpek insan. Birbirleriyle kavgalı olan liderler birbirlerini görmemek için güneşin doğuşunda birisi uyanıp yönetimi devir alırken güneşin batışıyla diğeri uykusundan uyanıp yönetime geçiyor ve iki lider onlarca yıldır birbirlerini hiç görmüyor.

 

5- Dressrosa

Dressrosa

Dressrosa

Dressrosa ispanya ve Roma temalı bir ülke. Kültürleri ve günlük yaşamları ile İspanya’dan esinlenildiğini hemen anlıyoruz. Bu ülkede mevcut yönetim tarafından insanlar oyuncaklara dönüştürülüyor ve kirli işlerde köle olarak çalıştırılıyor. Oyuncağa dönüştürülen bir insanı ailesi bile tanıyamıyor çünkü o insan yaşamındaki bütün anıları insanların hafızalarından siliniyor. Yani ülkenin halkı bu oyuncakların eskiden insan olduklarını bilmiyor. Bu ülkede hiç gün yüzüne çıkmayan gizli saklı şirinler gibi yaşayan birde minik insan kabilemiz var. Sivri burunlu olan bu küçük insanlar böcekleri at olarak kullanıp, arıların tepesine binerek onlarla beraber uçuyorlar. Eski zamanlarda Dressrosa halkıyla iç içe yaşayan bu ırka Tontatta kabilesi deniyor. Mevcut yönetim yüzünden gizli saklı yaşayan bu halkı Dressrosa halkı bile hiç göremediklerinden tamamen unutmuş. Dressrosa’da Roma dan bildiğimiz Kolezyum da mevcut. Bu Kolezyum da filmlerde gördüklerimize benzer dövüşler, gösteriler düzenleniyor.

 

6- Amazon Lily

Amazon Lily

Amazon Lily

Amazon kabilesini hepimiz biliriz. Kadınlardan oluşan aralarında bir tane bile erkek bireyin olmadığı bir ada. One Piece’te burası Amazon Lily olarak geçiyor. Amazon kadınları Çinlilerden esinlenilmiş, gelenekleri, kültürleri Çinlilerden alınmış ve iki birbirinden farklı kültür birleştirilmiş. Amazon Lily bildiğimiz amazonlar gibi savaşçı kadınlardan oluşuyor. Amazon Lily’nin kraliçesi Boa Hancock One Piece evreninin en güzel kadını olarak biliniyor ve bize bir yerden yine tanıdık geliyor. Boa Hancock güzelliği ile gözlerine bakanları heykele dönüştürüyor.

 

7- İmpel Down

İmpel Down

İmpel Down

İmpel Down hapishanesi Alkatraz hapishanesinden esinlenilmiş. Serinin en azılı suçluları tehlike oranlarına göre denizin 6 kat dibine uzanan bölümlere yerleştirilmiş. Bu hapishaneden canlı çıkan hiçbir suçlu yok.

 

8- Elbaf

Elbaf

Elbaf – Eiichiro Oda Yorumu

Viking temalı film veya dizileri hepimiz illaki görmüşüzdür veya Devleri bilmeyen yoktur. Eiichiro serisinde bu ırklara da yer veriyor ama iki bir arada. One Piece evrenindeki devler Elbaf devler ülkesinden geliyor ve Elbaflı devler Vikingler gibi yaşam sürüyor. Elbaflılar Vikingler gibi giyinip onlar gibi savaşan, onlar gibi ağır kılıçlar ve kalkanlar kullanan bir ırk. Bu dev ırkı Vikingler gibi deniz yaşamına alışkın ve fetih arzuları hiç durmuyor.  Geçmişte öyle büyük Elbaf devleri varmış ki onlara kıta çeken devler deniliyormuş. Adaları taşıyarak yerlerini değiştiriyorlarmış. Elbaf devlerinin iki büyük liderinin aralarının bozulmasından dolayı Elbaf halkı başı boş kalmış.

 

9- Wano Kuni

Wano Kuni

Wano Kuni

Serideki bütün samurayların memleketi olan bu ülke Japonya’dan esinlenilmiş. 20 yıldır olan yöneticileri yüzünden dünya hükümeti tarafından bile girilmeyen bu ülke dışarıya kapalı dışarıyla ne bir ticareti var nede bir iletişimi dünya yok olsa haberleri olmaz. Wano Kuni’nin ilginç yanı ise yazar Eiichiro Odanın bu manga serisinde Japonya temasına bu kadar geç değinmesi. Bildiğimiz gibi mangalar Japon ürünü olduklarından bütün mangalarda Japon halkı olmazsa olmazdır. Yazar One Piece’i çıkarıyor ve 15-20 yıl boyunca hikayesinde Japonya ya yer vermiyor.

 

10- Mariejois

Mariejois

Mariejois

Fransa’dan esinlenilen bu ülkede dünyayı yöneten güçler yaşamaktadır. Bu insanlar kendilerine Kutsal Ejder diyorlar ve üstün ırk olduklarını düşünüyorlar. Dünya hükümetini yönetenler Kutsal Ejderler. Kendiler dışındaki bütün insan veya ırklara köle gözüyle bakıyorlar, ata binmek yerine kölelerin üzerine biniyorlar. Köpek gezdirmiyorlar boynuna tasma bağladıkları insanları köpek besler gibi besliyorlar. Evcil hayvan yerine diğer ırkları kullanıyorlar. Kutsal ejderler hor gördüğü canlılarla aynı havayı solumamak için kendi solunum cihazlarıyla geziyorlar.

 

11- Alabasta Kingdom

Alabasta Kingdom

Alabasta Kingdom

Mısır dan esinlenilen bu ülke Meksika’nın kumarhane kültürü ile harmanlanmış. Mısır piramitleri devasa kumarhanelere dönüştürülmüş.

Yazıya eklemediğim konular mevcut. En önemlileri yazıda olup diğerlerini gereksiz gördüğümden eklemedim.

 

Anime ve Manga 

One Piece

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ